AK Parti Grup Başkanvekili Abdulhamit Gül, partilerinin adı ile teminata alınmış kalkınma hamlelerinin özünü millete hizmet sevdası ile ortaya koyduklarını, şimdi Türkiye Yüzyılı ile şahlanan bir Türkiye’yi inşa edeceklerini söyledi.
Gül, AA muhabirine, AK Parti’nin 22. kuruluş yıl dönümüne ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
“Kutlu yolculuğa ‘Yeniden güçlü, büyük Türkiye’ diyerek çıkıldığını” belirten Gül, “Milletimizin özünden, sinesinden çıkan siyasi hareketimizi yine bu yüce millet göğsüne bastı, kucakladı. Milletimizle omuz omuza, her bir ferdimizden aldığımız güçle toplumun bütün alanlarına dokunma gayreti ile yaklaşık çeyrek asrı geride bıraktık.” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğindeki 22 yılda sayısız eser ve hizmeti vatandaşlarla buluşturduklarını anlatan Gül, şu değerlendirmede bulundu:
“AK Parti, tarihi kodlar ile kuşandığı reformcu ve demokrat temel felsefesini bir bir icraata dönüştürdü. Vesayetleri bitiren partinin adıdır AK Parti. Özgürlükleri ve demokrasiyi güvence altına alan siyasi anlayıştır AK Parti. Güçlü dış politikası ile yerleşik ve haksız dünya düzenine ‘dur’ diyen güçlü bir sedadır AK Parti. Girdiği her seçimde aldığı netice ile Türkiye’nin birleştirici gücü olduğunu ispat etmiş bir harekettir AK Parti. Bu toprakların insanı için söylenecek söz, yapılacak hizmetin lokomotifidir AK Parti.”
Gül, bu süre zarfında birçok sessiz devrime imza attıklarının altını çizerek, şu görüşleri paylaştı:
“Bütün vesayet yapılarını tek tek ortadan kaldıran güçlü bir iradeden bahsediyoruz. İnsan hakları eylem planları ile hukuk ve adalet alanında tarihi düzenlemeleri hayata geçirdik. Terör örgütleri ile mücadelede dünyaya örnek olacak bir operasyon kabiliyeti sergiledik. Sınırlarımız içerisinde terör bitme noktasına geldi. Aynı kararlılık sınır ötesi harekatlarla da ortaya kondu. Hangi isimle hangi ideoloji ile olursa olsun dünya üzerindeki bütün terörizm yapılanmalarına karşı açık bir cephe aldık.”
“Ülkemiz dünyanın vicdanı haline getirildi”
Egemenlik haklarını müdafaa etmeyi temel strateji olarak benimsediklerini kaydeden Gül, ana vatanda, mavi vatanda, gök vatanda Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin varlığını ortaya koyduklarını söyledi.
“Sahada ve masada güçlü Türkiye” bilinci ile etkilerini her geçen gün artırdıklarını dile getiren Gül, “Dünya beşten büyüktür.” diyerek güçlüden değil haktan ve haklıdan yana olduklarını vurguladı.
Birleşmiş Milletler kürsüsünden dünyaya söylenen bu sözün, çarpık küresel dengenin alaşağı edilmesine vesile olduğunu belirten Gül, şunları kaydetti:
“Gönül coğrafyamızın tamamında Türkiye umut kapısının anahtarı oldu. Savaş ve çatışma bölgelerinde alınan doğru pozisyonlarla ülkemiz dünyanın vicdanı haline getirildi. Batılı bazı ülkeler kendi menfaatleri için insan haklarını hiçe sayarken şanlı Türk bayrağı müzakere masalarının başköşesinde dalgalandırıldı.”
“Masada olan ülkenin ötesine çoktan geçtik, masayı biz kurduk”
Abdulhamit Gül, Türkiye’nin bölgenin en önemli aktörü olduğunu dile getirerek, “Masada olan ülkenin ötesine çoktan geçtik, masayı biz kurduk. Rusya- Ukrayna arasındaki savaşta arabulucu olarak dünyanın itibar ettiği tek ülke Türkiye oldu. Batılı bazı ülkeler üç maymunu oynarken, bazıları ise savaşın körüklenmesinden yanaydı. Türkiye, yine dünyanın vicdanı oldu.” görüşünü dile getirdi.
AK Parti iktidarındaki dönüm noktalarından örnekler veren Gül, şöyle devam etti:
“Partimizin adı ile teminata alınmış kalkınma hamlelerinin özünü milletimize hizmet sevdası ile ortaya koyduk. Anadolu’muzun, Trakya’mızın velhasıl yedi bölgedeki insanımızın hizmetin de eserin de en iyisine layık olduğu anlayışını benimsedik. Türkiye’nin 61 yıllık otomobil hayalini Togg ile gerçekleştirdik. ‘Enerjide tam bağımsız Türkiye’ anlayışı ile yerli sondaj filomuzla çalışmalarımıza yoğunluk verdik. Savunma sanayimizde, yerlilik oranımızı yüzde 20’lerden yüzde 80’lere getirdik. Otoyollar, köprüler, viyadükler ile yolları olduğu gibi gönülleri de birbirine bağladık. Rabb’im, aynı güçlü irade ile milletimize yaraşır hizmetlere vesile olmamızı nasip eylesin. Şimdi, Türkiye Yüzyılı ile şahlanan bir Türkiye’yi inşa edeceğiz. Başlasın Türkiye Yüzyılı, yaşasın Türkiye Yüzyılı.”
